İNCİ FÜGEN

Şimdi Bodrum’da yaşasam da, doğma büyüme Bahçelievler’liyim. 7.caddedeki Akalın Düğün Salonunun hemen yanındaki, bir penceresi caddeyi gören eski bir evde doğdum. Akşam saatlerinde camın kenarında babamı beklerdim...Ortalık kararmış olurdu. Onu otobüsün sarı ışıkları içinde ayakta gördüğümde deli gibi sevindiğimi hatırlıyorum. Üç yaşına yaklaştığımda 28.sokağa taşındık. Erkek kardeşim yeni evimizde doğdu. Kıskandım ve odada kimse yokken kundaklı küçük canavarın üstüne oturdum.. 28 ile 15.ci sokakların kesiştiği bu köşe çocukluk ve gençlik anılarımın mekanı oldu. Nüve, Serdar, Atilla,Sibel, Lülübar, Fatih, Cevdet... Yakantop, İstop, Misket oynadığım bisiklet bindiğim arkadaşlarım. Daha sonraları Banker olan Fatih harçlıklarımızı alıp bize çizgi film izlettirirdi. Adam olacak çocuk o zamandan belliymiş... İlkokulu Ulubatlı Hasan da okudum. Öğretmenim Fethiye Yaman’dı.. Ortaokul ve Lise Bahçelievler Deneme Lisesi. Kar yağdığı zaman çanta üzerine oturup pazar yerine kadar kayardık. Pazar yerini geçtikten sonraki pastanede yediğim sosisli sandviçin tadını bir daha hiçbiryerde bulamadım. Sanki herşey çok daha güzeldi.. Sosyal medyanın, internetin olmadığı, televizyonun bile yeni yeni yayın yaptığı dönemin çocuklarıyız. Ailece radyo başında “Mikrofon da Tiyatro” dinlerdik. Zaman daha yavaş geçer, insanlar boş zamanlarını kitapla, müzikle, sohbetle doldururlardı. Dostluğun, arkadaşlığın, sokaklarda eğlenmenin, anı yaşamanın kıymeti sanki daha fazla bilinirdi. Doğa kıymetliydi. Yerli malı kıymetliydi. Çok değerli öğretmenlerle eğitildik. Nilüfer Dural, Dilaver Çetin, Nurettin-Ayten Ceran, daha niceleri bizi lise üstü bilgilerle donattı..Zor bir okuldu. Her sene sınavlara girip bir üst sınıfa geçmek için ter döktük. Resim sınavında canım arkadaşım Şebgün Tansel benim için trafik kazası resmetmişti de öyle paçayı kurtarmıştım. Müzik dersinde klasik müzik dinlemeyi, ortaokulda daktilo yazmayı, hayatım boyunca kullandığım ingilizceyi hep orada öğrendim. Yalan , talan, dolan fazla bilinmezdi. Bizim genç nesil daha bir ahlaklı daha bir prensipli ve idealistti. Ancak hızla değişen sosyal, siyasal, teknolojik kavramlar bizi de fazlasıyla etkiledi. Anne babalarımızdan gördüğümüz sadakat ve fedakarlığı kendi geleceğimize taşıyamadık. Çoğumuz evliliklerini yürütemedi. Evde radyo dinlerken şimdi hepimiz internette banka hesaplarından eft yapmayı, chatleşmeyi, ıpad ler, ı phone lar kullanmayı öğrendik. En hızlı gelişen ve değişen nesil olduğumuzu söyleyebilirim.. Bahçeli benim hep yuvam olarak kalacak..